29 Mart 2025 Cumartesi

EKONOMİK BİR İTİRAF

İdeolojilerin aslında birtakım ekonomik yorumlardan ibaret olduğunu borsa sayesinde anladım. Ekonomi bilmeyenlerin ciddiye alınmaması gerektiğini de. Çünkü din ve sanat gibi görece uzak alanlar da dâhil, doğrudan veya dolaylı olarak ekonomiyle ilgisi olmayan hiçbir etkinlik yokmuş.

İtiraf etmem gerekirse, benim hayatın anlamı veya bir dünya görüşü benimseme bağlamında ekonomiye gereken önemi vermemem, komünizm (aslında sosyalizm) gibi ideolojilerin öcü gibi gösterilmesine kanmamdan kaynaklandı. Nasıl kanmayacaktım ki! İnternet bu denli yaygın değildi ve etrafımda milliyetçi muhafazakâr veya dindar olmayan tek kişi yoktu. Onların söylemi de yoğun biçimde anti-komünistti. Bunun yanı sıra, ekonomiye gereken önemin verilmemesinin gelenek ve tasavvufla da bir ilgisi vardı; para elinin kiriydi, mala mülke tamah edilmemeliydi… Dervişâne mizacım da bunlara eklenince… Ve ben, açıkçası, çuvalladım. Duyarlılık ve zekânın beş para etmediğini, dürüst olmaya çalışmanınsa zavallıca görüldüğünü geç de olsa anladım.

Pişman mıyım? Evet, pişmanım. Bu vahşi Orta Doğu cangılında, benim gibi ekmeğini taştan çıkarma konusunda beceriksiz olan naif çocukların, zaaflarını makam ya da parayla telafi etmeye çalışmaları çok daha akıllıca bir tutum olabilirdi. Ama emin de değilim bu yargımdan; o yüzden “olabilirdi” diyorum zaten.

Ben artık büyük ölçüde boş vermiş durumdayım. Şunun şurasında kaç sene ömrüm kaldı ki! Ama gençlerin söylediklerimi es geçmemelerini dilerim; özellikle de yeterince yırtıcı olamayan mülayim çocukların. Hayalci olmayın gençler, ülkenizin dinamiklerini iyi okuyun. Bana “Eziğe bak! Bir halt olamamış, bize akıl vermeye kalkıyor,” demeyin. Çok büyük bir kısmınızın ileride yakındığım moruklardan bir farkı olmayacak kesin; fakat aranızdaki üç beş kişinin farklı olacağına da bir o kadar inanıyorum.

29.03.2025, Ct.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder