7 Temmuz 2025 Pazartesi

NE OLDU DERSİN?

Muzaffer Tülgeyik açık göğe baktı. Başını kaldırınca esiveren lavantalı serinlik boynunda yumuşadı, göğüs kılları arasından bütün vücuduna yayıldı. Tatlı tatlı ürperdi, diyemem. Ürpermedi de diyemem. Ama kesin bir şeyler oldu. Olmasaydı, başını indirirken ayaklarının ucuna iki damla gözyaşı düşer miydi?

Başını tekrar geriye attı Muzaffer. Bu kez kapalı gözleriyle baktı gökyüzüne. Pir’in türbesinin önünde, gecenin üçünde… Bir ince mil geçti sol yanından. Bir yumak çözüldü, bir tespih dağıldı. Yaşamın ışıltılı billuru tuzla buz oldu, menevişli pullar etrafa saçıldı. Muzaffer öylece kalakaldı; ne ileri, ne geri adım atabildi. Zaman durdu, evren Pir’in bir cümlesine dönüştü, zihninin duvarlarında yankılandı: “Yara, ışığın sızdığı yerdir.”

Muzaffer Bey’e sorsak, ne oldu diye, anlatır mıydı? Belki susar, belki gözlerini tekrar göğe dikip, “Bilmem, bir şey oldu işte,” derdi. “Bazı anlar kelimelerin dar kalıplarına sığmaz, sadece yaşanır,” demeyeceğini düşünerek sana da sormak istiyorum sevgili okur: Ne oldu dersin?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder