(Hugo, Victor, Bir İdam Mahkûmunun Son Günü, Fransızca aslından çeviren: Volkan Yalçıntoklu, İş Bankası Kültür Yayınları, 12. basım, Ocak 2020, İstanbul, s. XLI + 77.)
Hugo'nun (1802-1885) sadece dünyaca ünlü romantik bir yazar değil, politikayla ve toplumsal sorunlarla da ilgilenmiş bir aktivist olduğunu söyleyebiliriz. Bu eseri de onun idam karşıtlığının bir ürünü.
Bu küçük roman idama mahkûm edilen genç bir adamın giyotine gönderilinceye kadar tuttuğu notlarından oluşuyor. Öyle derinlemesine sorgulamalar içerdiğini söylemek zor, yazarın gençlik döneminin sıradan bir çalışması diyebilirim. Hugo yine de, yer yer oldukça dokunaklı bir dille adamın ölüme gidişini resmetmeye çalışmış.
Kitabın başında yirmi sayfayı aşan ve okunmasa da olur bir ÖNSÖZ bulunuyor. ÖNSÖZ'de eserin iki şekilde anlaşılabileceği belirtilmiş: (1) Eser, bir idam mahkûmunun tuttuğu notların bulunup yayımlanmasıyla oluşmuştur. (2) Eseri, idam mahkûmuna rastlayan ve konuyla ilgili düşüncelerini kitaplaştırmak isteyen bir yazar kaleme almıştır. (İkinci şık daha ağır basıyor elbette, ama bu pek de önemli değil.)
Eser, Fransa'da idam cezasının infazı, giyotin, hapishaneler vb. konularda verdiği gerçekçi bilgiler için de okunabilir; zaten edebî değerinin abartılacak bir yanı yok.
Yazıyı şu güzel alıntıyla sonlandıralım: "İnsanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkûmdurlar. [s. 7]"

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder