Bayan N., Harran Biyoloji’den mezun olup Kastamonu Nüfus’ta çalışmaya başlayalı yirmi yıl olmuştu. Tıp gelmeyince biyoloji yazmış, okul bittikten sonra öğretmen olamayınca da nüfusta memurluğa başlamıştı. Başlarda mezun olduğu alanla çalıştığı iş arasında bir alaka kurmaya çalışmıştı; insan popülasyonuyla ilgileniyordu, insan da bir canlıydı, demek ki yaptığı iş oldukça biyolojikti… Zamanla, kendini kandırdığını anladı, biyolojiyle nüfus memurluğunun bir ilgisi yoktu. “Ama” dedi, “ben biyolojiyi de sevmiyordum ki, sırf tıbba yakın diye yazdım.” Biraz rahatlamıştı. “Sevmediğim iki işten hangisini yaptığımın çok da bir anlamı yok!”
Peki, tıbbı seviyor muydu? Bir
gün, yine derin düşüncelere dalmışken tıbbı da sevmediğini itiraf etti. “İyi de
ben neyi seviyorum? Tutkuyla sarılacağım bir uğraş var mı? Neden yaşıyorum ben?”
Okuduğu kitapları, gezip gördüğü yerleri, hayran olduğu insanları, yediği
yemekleri, eğlendiği etkinlikleri, dağı, denizi, hayvanları düşündü. En ufak
bir heyecan duymadı. “Ne boş insanmışım ben!” Bu meseleyi burada bırakamazdı; düşünecekti,
her şeyi düşünecekti. Bu kadar sıradan biri olmak zoruna gitti. Uysal kişiliği,
sevecen tabiatı gözüne görünmez oldu. Sorunsuz görünen evliliği, büyüttüğü iki
çocuk?.. Hiçbir şeydi. İş arkadaşları ve komşularıyla hiç sorun yaşamaması,
geçinip gitmesi?.. Önemli değildi. Önceki yıl aldıkları yazlık ve yeni
aldıkları son model araç?.. Ne anlamı vardı bunların!
Bayan N.’nin içi sızladı, göğsü fena
daraldı. Dayanamadı, bir anda patlayıp hüngür hüngür ağlamaya başladı. “Ne
yaptım ben, niçin yaşadım? Bomboş bir hayat! Hayır!..” Kocası Salih Bey
gürültüye koşup geldi. N.’ye sarıldı, ne olduğunu sormadı, hiçbir şey demedi.
Saçlarını okşadı, yağmur gibi yağan damlaları sildi, teskin etmeye çalıştı
karısını. Şakağından öptü onu, başını göğsüne yasladı. Tek kelime etmedi. Biraz
sakinleşen bayan N., kocasının yüzüne bile bakmadan gayet kararlı biçimde “Boşanmak
istiyorum” dedi. Ölgün bir “Peki” döküldü Salih’in dudaklarından.
22.01.2025, Çarş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder